İyiliğin Kendisi
Azizim, orda mısın? Baksana bir.
Çay var mı çay?
Hele bir çay dökte, laflayalım seninle
Ben iyi olmaya çalışıyorum azizim
Ben iyi olmak istiyorum
Ben kötüyüm biliyorum , İnsanlar nazarında değilse bile
Kendi içimde kötüyüm
Her gün soruyorum kendime
Ve her gün aynı günahlarla baş başayım.
Ben çok kötüyüm.
Kötülükten bu denli iğrenip
Kötü insanlardan
Kötü zihniyetlerden
Kötü kalplerden bu denli iğrenirken
Kötü olmak...
Azizim ben bu dünyanın en kötü insanı olabilirdim
İnsanlar iyi olsaydı eğer
Ya da benden daha iyi olsalardı
Hatalarımdan iğreniyorum .
İçimi bir sis kaplamış alabildiğine yoğun
İyiye dair ne kaldıysa içimde
O sisi yarıp çıkmak istiyor gün yüzüne
İstemiyorlarsa bile ben atmak istiyorum onları
Enselerinden tutup fırlatasım geliyor
Kalbimin en ücra köşelerinden.
Bir insan insanlar nazarında neden iyidir azizim?
O insan kendi içinde kötüyse
O insan iyi olma çabasındaysa
O insan kendini alabildiğine kötü biliyorsa
İnsanlar nazarında neden iyi oluyor desene bana
Çünkü iyilik unutulmuş bir hatıra artık
İyi insan kavramı sadece anılarda
Anıları depreşir insanoğlunun
İyiliğin karşısında
"Kaldı mı böyle insanlar ya" derler
İyiliği anılarda yaşamaya tercih ederler
Azizim ben iyiliğin kendisi olmak istiyorum
Bir kötü kötülüğü sevmeye bilir
Ama bir kötü,
Karşısında daha kötü birini gördüğünde
Kötülükten iğrenir, nutku tutulur...
İnsanlar o kadar kötü ki
Nazarlarında iyi kalıyorsun
Ve sen nazarlarında iyi kaldığın için iyi olmuyorsun.
Dünya hınca hınç insan ve ortalık alabildiğine karanlık
Kötülük bulaşık etrafa kalpler kömür karası
Kafalar zihniyetler simsiyah
Ruhlar maneviyattan yoksun
Ruhlar can çekişmekte
Bedenime büyük geliyor artık ruhum
Sığmıyor içime, bedenim acıyor.
Ruhum sancıyor azizim,
Ruhum sancıyor.
Saf-i Dem.